Vermek halef, Vermemek telef getirir 114/9
Başlık aşağıda gelecek olan bir hadisi şerifin mealidir ki tam olarak şöyledir; Malının zekâtını verenin hemen eksiği tamamlanır ve kat kat artırılır, Vermeyeninki ise farkında olmadan Telef olur.
İslam’ın sosyal adalet öğretisi toplumun tüm katmanlarını ezilmekten ve sefaletten kurtararak iki cihanda da mutlu bir hayat sunmaya dönüktür.
Bununla beraber Dünyada yaşayan halkın tam bir eşitliğe sahip olmadığı ve olamayacağı da göz önünde bulundurularak hiçbir kimseyi rencide etmeyecek sosyal tedbirleri de koymuştur.
İslam’ın koyduğu vergi sistemine bakıldığında bu rahatlıkla görülebilir. Bu sistemin tam olarak işleyebilmesi için Müslümanların ahlaki durumlarının en yüksek seviyeye çıkarak Cömert denilen hadde ulaştırılması gerekmektedir.
Cömertlik sadece seçmeli bir olgu değildir. Aynı zamanda ilahi emirler, özellikle mali olanları karşısında bir zorunluluktur.
Mekke döneminde nazil olan Leyl suresinde ki ayetlerde “Cimrilik Cehenneme Cömertlik Cennete götürür” manasında olanlar vardır.
4. Şüphesiz sizin çabalarınız elbette çeşit çeşittir.
5,6,7. Onun için kim (elinde bulunandan) verir, Allah’a karşı gelmekten sakınır ve en güzel sözü (kelime-i tevhidi) tasdik ederse, biz onu en kolay olana kolayca iletiriz.
8,9,10. Fakat kim cimrilik eder, kendini Allah’a muhtaç görmez ve en güzel sözü (kelime-i tevhidi) yalanlarsa biz de onu en zor olana kolayca iletiriz.
Son Peygamber Hz Muhammed Mustafa s.a.v.s Mekke de Tebliğe başladığında zengin müşrikler daha ziyade Mustaz’aflardan (garipler)oluşan Müminlere Ekonomik boykot uyguluyorlar ve onlar eski Dinlerine(!) çevirmeye çalışıyorlardı.
Hz Ebu Bekir r.a ise kimsesiz, dul, yetim ve köleleri onların elinden parayla alıp hür bırakıyordu. Babası bir gün kendisine; oğlum, bari kuvvetli olanları al, serbest bırak ta onlarda dar gününde sana arka çıkarlar, demişti. Buna cevabı; baba, ben bu yaptıklarımın karşılığını burada değil ötelerde istiyorum, diye cevap verdiler.
İşte Leyl suresinde ki bu ayetlerin bu alicenaplık üzerine indiğini anlatır esbabı nüzül alimleri.
Başlık aşağıda ki hadisi şerifin mealidir ki tam olarak şöyledir; Malının zekâtını verenin hemen eksiği tamamlanır ve kat kat artırılır, Vermeyeninki ise farkında olmadan Telef olur.
Ravi : Ebû Hüreyre
Kütüb’ü sitte de geçen bir hadisi şerifte
: Nebî salla`llâhu aleyhi ve sellem`in şöyle buyurduğu rivâyet edilmiştir: İbâd (u`llâh)ın, kendisinde sabaha erdiği hiç bir gün yoktur ki, o günde iki Melek nâzil olmasın. Bunların birisi: Yâ Rab! Malını ihtiyaç sahiplerine verene bedelini ver! Diye dua eder. Öbirisi de: Yâ Rab! Malını stoklayıp yığarak cimrilik edene (malının) telefini ver, diye bed-duâ eyler.
HadisNo : 711
Allaha emanet olunuz.
Mükremin KIZILCA
22-02-2010
Başlık aşağıda gelecek olan bir hadisi şerifin mealidir ki tam olarak şöyledir; Malının zekâtını verenin hemen eksiği tamamlanır ve kat kat artırılır, Vermeyeninki ise farkında olmadan Telef olur.
İslam’ın sosyal adalet öğretisi toplumun tüm katmanlarını ezilmekten ve sefaletten kurtararak iki cihanda da mutlu bir hayat sunmaya dönüktür.
Bununla beraber Dünyada yaşayan halkın tam bir eşitliğe sahip olmadığı ve olamayacağı da göz önünde bulundurularak hiçbir kimseyi rencide etmeyecek sosyal tedbirleri de koymuştur.
İslam’ın koyduğu vergi sistemine bakıldığında bu rahatlıkla görülebilir. Bu sistemin tam olarak işleyebilmesi için Müslümanların ahlaki durumlarının en yüksek seviyeye çıkarak Cömert denilen hadde ulaştırılması gerekmektedir.
Cömertlik sadece seçmeli bir olgu değildir. Aynı zamanda ilahi emirler, özellikle mali olanları karşısında bir zorunluluktur.
Mekke döneminde nazil olan Leyl suresinde ki ayetlerde “Cimrilik Cehenneme Cömertlik Cennete götürür” manasında olanlar vardır.
4. Şüphesiz sizin çabalarınız elbette çeşit çeşittir.
5,6,7. Onun için kim (elinde bulunandan) verir, Allah’a karşı gelmekten sakınır ve en güzel sözü (kelime-i tevhidi) tasdik ederse, biz onu en kolay olana kolayca iletiriz.
8,9,10. Fakat kim cimrilik eder, kendini Allah’a muhtaç görmez ve en güzel sözü (kelime-i tevhidi) yalanlarsa biz de onu en zor olana kolayca iletiriz.
Son Peygamber Hz Muhammed Mustafa s.a.v.s Mekke de Tebliğe başladığında zengin müşrikler daha ziyade Mustaz’aflardan (garipler)oluşan Müminlere Ekonomik boykot uyguluyorlar ve onlar eski Dinlerine(!) çevirmeye çalışıyorlardı.
Hz Ebu Bekir r.a ise kimsesiz, dul, yetim ve köleleri onların elinden parayla alıp hür bırakıyordu. Babası bir gün kendisine; oğlum, bari kuvvetli olanları al, serbest bırak ta onlarda dar gününde sana arka çıkarlar, demişti. Buna cevabı; baba, ben bu yaptıklarımın karşılığını burada değil ötelerde istiyorum, diye cevap verdiler.
İşte Leyl suresinde ki bu ayetlerin bu alicenaplık üzerine indiğini anlatır esbabı nüzül alimleri.
Başlık aşağıda ki hadisi şerifin mealidir ki tam olarak şöyledir; Malının zekâtını verenin hemen eksiği tamamlanır ve kat kat artırılır, Vermeyeninki ise farkında olmadan Telef olur.
Ravi : Ebû Hüreyre
Kütüb’ü sitte de geçen bir hadisi şerifte
: Nebî salla`llâhu aleyhi ve sellem`in şöyle buyurduğu rivâyet edilmiştir: İbâd (u`llâh)ın, kendisinde sabaha erdiği hiç bir gün yoktur ki, o günde iki Melek nâzil olmasın. Bunların birisi: Yâ Rab! Malını ihtiyaç sahiplerine verene bedelini ver! Diye dua eder. Öbirisi de: Yâ Rab! Malını stoklayıp yığarak cimrilik edene (malının) telefini ver, diye bed-duâ eyler.
HadisNo : 711
Allaha emanet olunuz.
Mükremin KIZILCA
22-02-2010
|
